Parmigiana di Melanzane (2 yaş özel: Patlıcana merhaba!)
Parmigiana, İtalyanların şahane patlıcan yemeği. Aslında makarnasız ve kıymasız lazanya gibi. Patlıcanın her halini çok severim ve İtalya'da yaşarken daha önce hiç bilmediğim bu lezzetle tanıştığım için çok mutlu olmuştum. İtalya'dan döneli yıllar oldu ama ben parmigiana'yı çoktan mutfağımın bir parçası yaptım, bizde sürekli pişen bir yemek oldu. Türk mutfağına ve damak zevkine çok uygun, ayrıca hazırlaması çok pratik.
Bu sefer pişireceğim parmigiana'nın apayrı bir önemi vardı çünkü bu Sarp'ın yiyeceği ilk patlıcan olacaktı. Patlıcan, içerdiği nikotin nedeniyle bebeklere 2 yaşına kadar verilmiyor. Ben de Sarp'ın 2 yaşına sayılı günler kala bu çok sevdiğim sebzeyi ilk defa tatmasını patlıcanın en sevdiğim haliyle kutlamak istedim. Siz de parmigiana'yı 2 yaş üstü çocuklarınıza hazırlayabilirsiniz. O zamana kadar beklemeyelim, pratik yapalım diyenler kendilerine yaparlarsa memnun kalacaklardır :)
2 yaşa kadar bekledik, hemen yemeye başlasın diye düşünmeye de pek gerek yok çünkü çocukların patlıcan yenmesi çok da hayati değil. Evet vitaminler yönünden zengin, magnezyum ve fosfor da içeriyor ama patlıcandan alacaklarını diğer sebzelerden de alabiliyor. Benim burada yapmaya çalıştığım şey Sarp'ın dünyasına yeni bir sebze girmesi, damak zevkinin gelişmesi ve evde bizim yediklerimize katılımının bir adım daha ilerlemesi.
Gelelim tarife. Söylemeliyim ki aslında bu tarif bostan patlıcanlarıyla daha güzel olur. Ama patlıcanlar pazarda yeni yeni görünmeye başladı. O nedenle çok seçiçi olamadım ve bulduğum ince uzun patlıcanlarla yaptım.
Malzemeler:
6 adet orta boy patlıcan
6 adet domates
250 gr mozzarella (Başka peynir de kullanabilirsiniz ama orijinali mozzarella ile hazırlanır. Bu peyniri tuzsuz olduğu için de tercih ediyorum, yemek de daha hafif oluyor. Bahçıvan'ın suda mozzarella'sından 2 top kullandım.)
2 diş sarımsak
1 küçük çay bardağı zeytinyağı
Birkaç dal fesleğen
İsteğe bağlı rendelenmiş parmesan
Hazırlanışı:
Patlıcanları alacalı soyup, olabildiğince geniş dilimler olacak şekilde, 1 cm kalınlığında dilimleyin
Domatesleri soyup, küp küp doğrayın
Küçük bir tencereye zeytinyağının yarısını alın ve biraz ısındıktan sonra soyup, dövdüğünüz ya da incecik doğradığınız sarımsakları ekleyip, birkaç dakika soteleyin
Sarımsakların üzerine domatesleri ekleyin ve kendi suyuyla pişmeye bırakın (dileyen tuz ekleyebilir, ben gerek görmüyorum) ve kaynayıp, kalın kıvamlı bir sos olana kadar pişirin. Sosun çok sulu olmaması önemli.
Ocaktan almadan 1-2 dakika önce 1-2 yaprak fesleğeni ince kıyıp sosa ekleyin ve sosun altını kapatın
Sos pişerken bir yandan geniş bir tavada patlıcanları, kalan zeytinyağıyla önü ve arkası 5 er dakika pişecek şekilde ızgara yapın. (Fırında da pişirebilirsiniz, tost makinesinde de, tamamen keyfinize kalmış. Burada amacımız patlıcanların acısını alıp biraz öldürmek, tam olarak pişmesine gerek yok çünkü daha fırına girecekler. Ben ince uzun patlıcanlarla yapmak zorunda kaldığım için dilimlerim istediğimden daha ince oldu, siz yapabiliyorsanız daha büyük dilimler hazırlayın.)
Pişen patlıcanları bir tabağa alın.
Mozarellaları yarım santim kalınlığında halkalar olacak şekilde doğrayın.
Sosunuz ve patlıcanlarınız hazırsa şimdi eğlenceli kısma geçebiliriz:
Bir fırın kabının tabanına (ben 25*25 cm'lik bir fırın kabı kullandım) önce domates sosundan biraz alıp yayın, üzerine patlıcanları kabı kaplayacak şekilde dizin, üzerine mozzarellaları dağıtın. Dilerseniz mozzarellaların üzerine biraz parmesan rendeleyebilirsiniz. Bu aşamaları malzemenin tamamını kullanacak şekilde tekrarlayın ama en üstte kullanmak için biraz domates sosu ayırın. Ben hepsinden 3'er kat yaptım.
En üste domates sosunu yayın ve üzerine parmesan rendeleyin.
180 derece fırında 30-40 dakika, üzeri hafifçe kızarana kadar pişmeye bırakın.
Fırından çıkınca üzerine birkaç yaprak da fesleğen kondurup, sıcak olarak, börek gibi dilimleyerek servis edin. Afiyet olsun!
(Yazı aşağıda devam ediyor!)
Sonuç:
Sarp yemedi! :(
Birkaç kez tadına baktı ama her seferinde patlıcanı ağzından çıkardı. Resmen törenle ve büyük heyecanla hazırladığım parmigiana'yı eşimle bir güzel bitirdik. Çok özlemişim, pişman değilim. Sarp artık 2 olacağına göre artık evde bunu daha sık görecek ve her seferinde de önünde bulacak. Bir gün yemeye başlar diye umuyorum. Bizim evin kuralı: teklif var, ısrar yok! Instagram'da paylaşınca birçok kişi çocukluğunda yemediğini yazınca biraz içim rahatladı ve ben de yemediğimi hatırladım. Acaba çocukların damak zevkine uymuyor mu?
Birkaç ekstra nokta:
Parmigiana'nın aslında domates sosu 1 zeytinyağında bir soğan sotelenerek hazırlanır. Dileyen öyle deneyebilir.
Bazen en üstteki parmesan katmanıyla birlikte ekmek kırıntısı da kullanılır. Bana yemek yeterince lezzetli geliyor, o aşamayı atlıyorum.